Atopik dermatit egzama, çocuklarda etkili olmaya başlayan, sürekli tekrarlayan özelliği bulunan kronik bir egzamadır. Çocuklukta başlayarak, tedavi edilmesine rağmen devamlı olarak tekrarlayan özelliktedir. İlaçların tedavi sırasında cilde zarar vermesi söz konusu olduğundan, içeriğinde kortizon bulunmayan preparatların tercih edilmesi gerekir. Eğer çocuğun bağışıklık sistemi zayıflarsa, rahatsızlığın ortay çıkması kolaylaşır. Ailede atopik dermatit egzama genetik olarak varsa, bu durumda çocuklar daha fazla risk altında olur. Çocukların %0,5-3 oranında etkilendiği bu sorun, doğumdan sonra 1 yıl içinde %60 çocukta, %80 kadarında 5 yaşına kadar etkili olur. Çocukların cildinde yağ ve ter bezlerinin fonksiyonları yetersiz olduğundan, ciltleri sürekli nemli tutulmalıdır.

Bu belirtiler yaşla orantılı şekilde farklı bir şekilde ortaya çıkabilir. Fakat en belirgin şekilde ciltte kızarıklıklara ve kaşıntıya neden olması söz konusu olur. Bebekler bu sorundan daha fazla etkilenir. Özellikle yüzde, saçlı deride, kollar ve bacaklarda etkili olur. Hastaların yaşı arttıkça ciltte kalınlaşma, ciltteki çizgilerin daha belirgin hale gelmesi söz konusu olur. Hastalarda her zaman cilt kuruluğu görülür. Göz kapakları, dizlerin arkası, boyun ve dirseklerde daha belirgin şekilde bu etkiler görülebilir. Eğer kaşıntı sorunu yoksa, hastalığın tanısı da zor olur. Gündüzleri aralıklı, geceleri artan bir kaşıntı olursa, daha kolay bir tanı konur. Belirtilerin arasında uyku düzensizlikleri de görülür. Bebekler yaşadıklarını anlatamadıklarından, aileler ciltlerini sürekli kontrol etmeli ve huzursuzluklarında bu sorunu da dikkate almalıdır.

Bu sorun kişinin bağışıklık sisteminin zayıflamasında, genetik etkenler ve çevresel faktörlerde dolayı tetiklenir. Bu kişilerde solunumla geçen alerjenlere, ev tozuna, polen ve gıda alerjenlerine karşı antikorlar bulunur. Bu türde egzamanın gelişiminde bakterilerinin de etkisi vardır. Bunu dikkate alarak bebeklerin olduğu ortama özen gösterilmeli, temizlik ve hijyen sağlanmalıdır. Genetik yatkınlık olursa, bebekler daha yakından takip edilmelidir.

Tedavide kortizonlu ilaçlar kullanılırsa, kılcal damarlarda genişleme, ciltte çatlama, kanama ve enfeksiyon oluşumu gibi yan etkiler görülebilir. İlaçlar geniş alanlarda kullanıldığında kana geçer ve hastada sistematik etkiler yapabilir. Bu yüzden doktor önerisi olmadan bilinçsizce ilaç kullanılmamalıdır. Özellikle enfeksiyon olursa, ilaç kullanımı kesilmelidir. Yan etkiler gözlenerek, en uygun ilaçlarla tedavi uygulanmalıdır.

Özellikle cildin sürekli olarak nemli tutulması tavsiye edilir. Banyodan sonra cilt nemlendirilmeli, ılık su suyla banyo yapılmalı, sabun kullanılmamalıdır. Cildin kurulanması sırasında nazik olunmalıdır. Bu egzamanın ilerlemesine engel olur.

Egzamanın yayılmasını önlemek için, kullanılan deterjanlara, sabunlara, kimyasal temizleyicilere. Çamaşır suyu kullanımına dikkat edilmelidir. Giysilerde yün ve sentetik kumaşlara, alkol bazlı cilt bakım ürünlerine, parfümlere dikkat edilmelidir. Bunlar ciltteki hassasiyeti artırır. Pamuklu giysiler tercih edilmelidir. Terlemeye engel olunmalı, buna uygun giysiler seçilmelidir.

Ev akarları için etkin ürünler kullanılmalı, koltuklar kılıfsız olursa temas engellenmelidir. Yatak çarşaflarının, yastık kılıflarının en az 65 derecede yıkanmasına özen gösterilmelidir. Halıların ve koltukların sıkça temizlenmesi gerekir. Evdeki bitki, çiçek ve hayvanlara karşı önlem alınmalı, gerekirse bunlar bulundurulmamalıdır.

Kaşınma içinde bazı önlemler alınmalıdır. Bu atopik dermatit egzamanın yayılmasını önleyecektir. Beslenmeye özen gösterilmeli, alerjik etkenlerden kaçınılmalıdır. Gerekirse özel diyet programları uygulanmalıdır.